Yandaki onay tuşuyla çerez politikamızı
kabul etmiş sayılacaksın. Çerez Politikası
Sürdürülebilir Restoranlar
Tarladan Sofraya
Sürdürülebilir Restoranlar
Kendi malzemelerini üreten restoranlar son yıllarda giderek dah popüler hale geldi. Tarladan sofraya restoranların tarihi insanların daha çok keyif için yemek yemeye başladıkları 60’lı yıllara kadar uzanıyor. bu tip restoranların ilk örneklerinden bir tanesi 1971 yılında Kaliforniya, Berkeley’de açıldı. Bu konsept giderek zenginleşip gelişmesine ve bu tarz restoranların sayısının artmasına rağmen bazı restoranlar liderliği hala ellerinde tutuyor. İşte mutlaka denenmesi gereken sürdürülebilir mutfak sahibi restoranlardan bazıları…
De Kas, Amsterdam, Hollanda
De Kas, restore edilmiş bir seranın içinde yer alıyor. Restoran zarif, rahat atmosferli ve açık bir mutfağa sahip olmasının yanı sıra yeşilliklerle dolu. Menüde sunulan yemekleri yapmak için gereken ürünlerin çoğunu kendileri yetiştiriyorlar.
Burada yalnızca tabldot menü servis ediliyor. Akşam yemeği 5 farklı yemekten oluşuyor. Dünya mutfağından ilham alan menü, yerel malzemeler kullanılarak yapılıyor. Haftalık değişen menünün tadına baktıktan sonra, bahçeyi gezip yetiştirilen ürünleri görebilirsin.
MIL, Kutsal Vadi, Peru
Bu restoranın şefi, dünyaca ünlü şef Virgilio Martinez Veliz. Şefin bir önceki restoranı 2016 yılında dünyanın en iyi 4. restoranı seçildi.
MIL, deniz seviyesinden 11.500 metre yükseklikte bulunuyor. Menü, arka arkaya getirilen 8 çeşit yemekten oluşuyor. Porsiyonlar tadımlık, bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi misafirlerin yemekleri yerken yavaş olması ve tam olarak tadı varması için. Menü yerel ürünlerden ve yerel hayvanlar olan alpaka ve lama etiyle hazırlanıyor. MIL, sadece öğle yemeği servis ediyor.
Blue Hill at Stone Barns, New York, ABD
Stone Barns, Pocantico Tepeleri’nde yer alıyor. Bu restoranda yer bulmak çok zor bu yüzden aylar öncesinden rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Belirli bir menüsü yok, şef çiftlikte mevsimine göre yetişen ürünlerden hazırladığı menüyü sunuyor. İki farklı tadım menüsünden istediğini seçebilir ve önerilen şarapla deneyebilirsin.
Blackberry Farms, Tennessee, ABD
Burası Büyük Smoky Dağları’nda gizlenmiş sessiz ve sakin bir yer. Baş şef, diğer şeflerle birlikte sürdürülebilir ve benzersiz bir menü yarattı. Yemek ekibi, burada yetişen ürünleri daha iyi anlamak için Cherokee Kabilesi üyelerinin ekimlerini ve arazi kullanımını inceledi. Mantar, böğürtlen, sumak, hurma gibi ürünler, sürekli değişen menülerde kullanılıyor.
Blackberry Farms, tarladan sofraya sürdürülebilir bir deneyimden daha fazlasını sunuyor. Sürdürülebilir yaşam tarzı hakkında daha fazla bilgi edinebilir ve doğanın bir parçası haline gelip inzivaya çekilebilirsin. Burada tarladan ürün toplama ve bahçecilik gibi farklı turlar ve atölyeler düzenleniyor.
Od, Urla, Türkiye
Od’da yemekler ateşin etrafında yeniyor. Restoranın ismine ve konseptine ilham veren şey de bu, ateşin çevresinde sosyalleşmek ve ateşte yemek pişirmek. Menüdeki tüm yemekler mevsimlik malzemelerle yapılıyor ve her şey burada yetişiyor. Aylık olarak değişen menünün yanı sıra, şeflerin masasında oturabilir ya da hazırlıklarını izleyebilirsin. Ya da zeytin ağaçlarıyla dolu bahçede yemek yemeyi tercih edebilir ve böylece her gelişinde değişen doğayı gözlemleyebilirsin.
Od Urla aynı zamanda yerel şarap da sunuyor ve bahçedeki otlarla yapılan kokteyller üretiyor. Yemeğin ardından buradaki misafirhanede kalabilirsin. Kısacası burası gün boyu çevreyi keşfedebileceğin ve lezzetli yemeklerini tadabileceğin bir butik otel.
Shamba, Angama Mara, Kenya
Angama Mara lüks bir safari oteli. Shamba ise Svahili dilinde “sebze bahçesi” anlamına geliyor. Shamba, dünya mutfağından ilham alan sağlıklı yemekler sunuyor ve Kenya’da yerel olarak yetiştirilen taze ürünleri kullanıyor. Misafirler, yemek istedikleri yemeğin malzemelerini kendileri seçebiliyor ve şefler seçilen ürünleri hazırlıyor.
Şimdi Roboair’den en ucuz uçak biletini al ve bu restoranları denemeye başla!

‹
›